50 metre ileri taşındım!


Sevgili Okur,

Tüm sosyal medya hesaplarımı tek adreste toplama fikriyle yola çıktım ve artık yalnızca bu adreste olacağım;


Taşınma maceramı ve ayrıntıları aşağıdaki yazıda bulabilirsiniz. Bir süre daha bu sayfa açık kalacak ancak, hepinizi yeni ve çok daha pratik sayfama beklerim!

İlginiz ve desteğiniz için çok teşekkürler!

İpek

iataberk@gmail.com

anne ben wordpress'e geçtim

sevgili okur,

mayıs 2007'den beri blogger'dayım. dile kolay. wordpress geldiği ilk günden beri hiç ısınamadım, sevemedim, istemedim, bıdı bıdı..


aynı canon'cu nikon'cu ayrımı gibi, mac'çi desktop'çı çekişmesi gibi keskin çizgiyle ayrılan bir sempatim vardı blogger'a. ne de olsa google hizmetiydi. kolaydı, pratikti... ta ki 7 yıllık adresim annefareyakaladim.com ile ilgili kalbimi kırana kadar. 

n'oldu? derseniz, bir şey olduğu yok aslında; anlatacak birşey bile yok bu konuda. 3'er yıllık sürelerle yenilemekte olduğum (.com) uzantılı adresimi, geçen sene yenilerken -hiç bir anormallik hissetmeden, son derece rahat bir hareketle blogger sayfamda çıkan mesajı tıklayarak- yeniledim. ayarlar sekmesinde bir kutucuk belirdi yanlış hatırlamıyorsam ve 'süren doluyor, 1 adımda yenile' gibi bir mesaj çıktı, 'vay be yine vakit ne çabuk geçmiş' dedim, tıkladım ve unuttum. o gün ben, bu hareketle google apps denen hizmeti kullanmışım, hesap da google wallet hesabımdan kesilmiş. ok, tamam, sorun yok.


bu hareketin üzerinden 1 yıl geçti ve sitemi yenileme vaktim geldiğinde, tıklıyorum olmuyor, Godaddy'ye gidiyorum olmuyor, whois'den arattım, sayfa google üzerine gözüküyor falan... neyse uzun lafın kısası, adres sahibi google görünüyor, yenileme işlemini google'dan talep etmem gerekiyor, GoDaddy ise aranızda halledin diyor. google ile bir problem yaşadığınızda, eğer ücret ödeyen müşteri değilseniz, zaten karşınızda canlı bir muhatap bulamazsınız. çok sıkıcı detaylar, uzatmayacağım ama şöyle söyleyeyim, google, bu sayfanın bana ait olduğunu ispatlamam için benden kimlik fotokopisi falan isteyince, ben o noktada koptum. sayfamın (.com)'lu satışını GoDaddy 1 ay askıya almıştı, o kadar uzadı ve sıktı ki olay, daha fazla uğraşmayacağım dedim ve bıraktım. ilgilenmiyorum artık gerçekten. 

2 gün önce de pılımı pırtımı(!) toplayıp wordpress'den adres aldım. biraz afallamış durumdayım, köyden indim şehre durumu var hafiften. 

taşınma işlemi tamamen sorunsuz -yorumlar, linkler dahil herşeyiyle sorunsuz- olarak toplamda 4-5 dakika sürdü. o da benim her yazılanı yanlış bir iş yapmamak için 3'er kere okumamdan uzadı. bu geçişi de #teknolojikanneler'e yazdım adım adım. onun yazısı da bu linkte meraklısı varsa.

.com'lu adresimdeki tüm mevcut trafiğimi, kayıtlı üyelerimi, takpçilerimi kaybetmiş durumdayım. ancak tüm yazılarım ve linklerim wp adresimde işler durumda, sadece şu an için görsellik açısından çeki düzen vermem gerek, ona da henüz vakit bulamadım.

işte durum budur!. artık ipeksuer.com'dayim. blog ismim hala Anne Fare Yakaladım! hazin bir geçiş oldu, çok kızgın ayrılıyorum senden blogspot. hizmetini kullandığım için cezalandırılmış gibiyim, keşke son 6 yıldır yaptığım gibi gidip paşa paşa Daddy'ciğimden alsaymışım adresimi, neyse... n'apalım, kısmet. 

siz siz olun, google apps hizmet şartlarını bir okuyun. özellikle 1 dakikanızı ayırıp aşağıdaki şıklara bir bakın. yorumsuz.

öbür tarafta görüşürüz (!),
ipek.

google apps hizmet şartları başlığından;
    • URL Şartlarına İlişkin Değişiklikler. Google zaman zaman URL Şartlarında ticari olarak makul değişiklikler yapabilir. Google, URL Şartlarında esasa ilişkin bir değişiklik yaparsa, Bildirim E-posta Adresine e-posta göndererek veya Yönetici Konsolu aracılığıyla Müşteriyi uyararak bilgilendirecektir. Değişikliğin Müşteri nezdinde esasa ilişkin olumsuz bir etkisi varsa ve Müşteri değişikliği kabul etmiyorsa, bu durumu değişiklik bildiriminin eline geçmesini izleyen otuz gün içinde Yardım Merkezi aracılığıyla Google’a bildirecektir. Müşterinin Google’ı gerektiği şekilde bilgilendirmesi durumunda, Müşteri değişiklikten etkilenen Hizmetler ile ilgili olarak yürürlükteki geçerlilik süresinin sonuna kadar, değişiklik yapılmasından önceki şartlara tabi olmaya devam edecektir. Etkilenen Hizmetler yenilenirse, Google’ın o sırada geçerli olan URL Şartları'na göre yenilenecektir.
    • Müşteri Alan Adı Sahipliği. 
      Google, Hizmetleri sağlamadan önce Müşterinin Müşteri Alan Adlarının sahibi olduğunu veya bunları denetlediğini doğrulayabilir. Müşteri, Müşteri Alan Adlarının sahibi değilse veya bunları denetlemiyorsa, Google’ın Müşteriye Hizmetleri sağlama zorunluluğu yoktur.

"Şimdiki aklım olsaydı..."


Bu hafta Acemi Anne Esra Sert'in "Şimdiki aklım olsaydı..." köeşesindeydim. Blogger Anne olarak fikirlerimi paylaştığım yazıya buradan, köşede yayınlanan diğer yazılara buradan göz atabilirsiniz. Köşe, aynı 5 soruya annelerin verdiği farklı cevaplar ve tecrübe paylaşımlarından oluşuyor.



Amniyosentez yaptırmazdım

Gerçekten tıbbi açıdan risk yok ise yaptırılmasının gereksiz olduğunu sonradan farkedebildim.


Picasa
İpek Süer
Anne Blogger
ntvmsnbc
Güncelleme: 19:52 TSİ 03 Ocak. 2013 Perşembe
Ahhh ahhhh şimdiki aklım olsaydı...
Amniyosentez yaptırmazdım. 3-4 hafta endişe veren bekleme süresi hamileliğin en rahat günlerini zorlaştırdı. Sonunda elimize verilen sonuç ise kafamızda soru işaretleri yaratmaktan başka işe yaramadı. Gerçekten tıbbi açıdan risk yok ise yaptırılmasının gereksiz olduğunu sonradan farkedebildim.
Şunu bunu aldım çok işime yaradı, bunu şunu aldım bir tek evde yer kapladı.Alt değiştirme masasını yalnızca ilk günlerde ve sadece olduğu için kullandık. Yatak üstünde değiştirmek hep daha güvenli ve pratik geldi. Park yatak en çok işime yarayan şey oldu; beşik, bebek yatağı vb. almayarak çok doğru karar vermişim diyorum. İlk geceden 2,5 yaşına kadar kullandık, heryere yanımızda götürdük. Sonrasında ise doğrudan büyük yatağa geçtik.

''kötü anne anı'': ah dedim bunu da yaptım ya ne kötü anneyim !Gece sütlerine tok tutsun diye bebe bisküvisi attıyordum. Evet yaptım, pişmanım. Doğrusunu öğrenene kadar sorgulamamıştım, üstelik bu öneriyi çocuk doktorumuzdan almıştım.

Çocuğum yokken çocuklu ailelere bakar şuna gıcık olurdum. Çocuğum olunca gıcık olduğuma pişman oldum. "Bu saatte bebeği sokağa çıkarmışlar.." "Saat kaç oldu, komşunun çocuğu hala koşturuyor, neden vakitlice yatırmıyorlar ki?" Oğlumun zor günlerinde, saat kaç olursa olsun kendimizi parklara sokaklara attığımızda, o eski laflarımı düşünüp gülüyorum.

Kararsızım... Acaba şöyle mi yapsam yoksa böyle mi ?Şimdi 3 yaşına yaklaştık ve neredeyse 2,5 yıl sonra ilkokul maceramız başlayacak. Şimdiden kafamı kurcalıyor, özel okul mu, devlet okulu mu... Artıları eksileri derken, içinden çıkamıyorum.

fareyi ilk kez kullanmak!




çocuğunuz 1,5 yaşından itibaren mouse tutabilir ve yaşına uygun programlardan keyif alabilir. ekran karşısında çok uzun kalmamaya dikkat ederek (bu yaşta yalnızca 5-10dakika!), çok hoşuna gidecek siteler ve oyunlar bulabilirsiniz.

herhangi bir sitede ya da aldığınğz cd'de, oyunun hitap ettiği yaş grubuna dikkat edin. yaş küçüldükçe mouse kullanımı minimuma inmekte ve çocuğunuz mouse'u yalnızca sağa sola oynatmakla bile ekrandaki şekillerin hareket etmesini, ses çıkarmasını vs sağlayabilecektir.



fareyi nasıl anlatırım?

öncelikle neden fare dediğimizle başlayabilirsiniz. mouse'u kablosundan tutup hangi hayvana benzediğini sorun, isterseniz şekilli mouse'lardan da satın alabilirsiniz.
mouse'u oyuncak bir arabaya benzetin, hareket ettirin, yürütün. aynısını ona da yaptırın.
daha sonra ekrandaki pointer'i gosterin. mouse'u hareket ettirdikçe onun da hareket ettiğini, aynı hareketleri yaptığını açıklayın.
merak etmeyin, 3-4 yaşa kadar hitap eden oyunlarda veya sitelerde, yalnızca mouse'u hareket ettirmek bile ekranda bir aksiyon olmasına yeticektir.




"click"

bilgisayarla yeni tanışan bir çocuk için en zorlayıcı şey tıklamak ve çift tıklamaktır. öncelikle tıklamayı açıklayın. tık sesinin nasıl çıktığını göstermekle başlayın.
"evet şimdi şu ayıcıgın üzerine gel ve çift tıkla!" işte bu cümle malesef tamamen yanlış.. bu tarz cümleler kurmamaya özen  gösterin. henüz tıklamayı anlatmadıysanız, çocuğun bu cümleden sonra yapacağı, mouse'u ekrana yapıştırıp iki kez vurmak olacaktır.
bunun yerine mouse'u yine oyuncak araba benzetmesiyle yürütüp, pointer'i istediğiniz yerde durdurun. parmağınızla tık yaptığınızda ekrandaki şekle dokunduğunuzu anlatın. zaten ekranda uygun yaş programı açıksa, tıkladığınızda bir ses ya da hareket olacak ve çocuğun hoşuna gidecektir. "ayıcığa dokunalım, bakalım n'apıcak?" gibi..



Çocuğunuzla birlikte bilgisayar başına ilk kez oturmak


siz hazır mısınız?
çocuğunuz eninde sonunda bilgisayar kullanmayı öğrenecek, hatta bir süre sonra siz ondan yeni şeyler öğreniyor olacaksınız. yapmanız gereken en önemli şey sabırlı olmayı başarabilmek.


tek başına kaldığında bilgisayarı kullanmasını istemiyorsanız bunu en başta ve net bir şekilde söyleyin.

çalışacağınız ortamı hazırlayın 
masanın üzerindeki, bilgisayarın çevresindeki eşyaları, bir süreliğine kaldırın. çocuğun dikkatini belli bir süre aynı noktada tutmak zor olacaktır, siz basit hazırlıklarla işinizi kolaylaştırmış olacaksınız.
bilgisayar sizin çalışma masanızdaysa, değerli evraklarınızı her ihtimale karşı ortalıktan kaldırın. çünkü ziyaretçiniz artık o ortama daha sık uğrayacaktır.

anlayacağı bir dille konuşun
örneğin; "yalnızca bir kez tıklayacaksın" demek yerine, tıklamayı açıklayın.
yabancı kelimeler yerine Türkçeleriyle başlayın, mouse demek yerine fare demek gibi. ingilizce karşılıklarını zamanla zaten öğrenecek (fare kullanma başlığına bakın)


altın kural! bilgisayar başında yemek içmek yok! bu sizin icin de geçerli. çalışmaya başlarken, "şu kahvemi de alayım" gibi bir düşünceniz varsa hemen vazgeçin. hem dikkat dağıtırsınız, hem de örnek olursunuz. klavyenize meyve suyu dökülmesini, bisküvi kırıntılarıyla uğraşmayı istemiyorsanız tabii...

işiniz zor, kolay gelsin!


Special design for Anne Fare Yakaladım by GeCe